12 Şubat 2012 Pazar

Sow'un Sırtı, Alex'in Yüzü; KAR:2-1:FB


                                       *Fotoğraf "ntvspor.net"ten alıntıdır.
Gözde futbol yorumcuları tarafından, kişisel performansların düşüklüğüne ve içinde bulunduğu özel sürecin etkisine bağlanarak “kötü” ilan edilen Fenerbahçe üzerine bir analiz yapmaya karar verdiğimde Karabükspor maçının 40’ncı dakikasıydı. Elbette içinde ve etrafında yaşanan her şey, bir takımın form durumuna etki edebilir. Ama sahada görünen oyun planının bahanesi ya da özrü yoktur. Bu bağlamda, Fenerbahçe’yi dışarıdan bir göz olarak ve sadece oyun planı dahilinde değerlendireceğim. Duruma benden çok daha vakıf Fenerbahçeli blog yazarları elbet vardır. Konuya başka açıdan bakmanın ileriki maç yazıları adına onların da yararına olabileceğini düşünüyorum. Ayrıca futbol çok değişken bir oyundur ve bence skordan tamamen bağımsızdır. Yarın Sow çıkar 5 gol atar, egemen medya kocaman puntolarla kendisini “aranan kan” ilan ederse, şu yazacaklarımın tek satırını dahi geri almam. Ben tabelada gördüğüme değil, sahada gördüğüme bakıyorum.
Karabük deplasmanında maça kanatlarda Stoch-Caner ikilisi ile başlayan Fenerbahçe, yeni transferi Sow’u sırtı kaleye dönük duvar olarak kullanma niyetindeydi.(mecburiyetindeydi aslında.Çünkü bu orta saha kurgusu ile başka bir şey oynamak pek olası değil)  Zira her iki kanat adamı da ters ayaklı olarak farklı kanatlarda yer alıyor, Alex’in aklı, Sow’un indireceği toplar ya da sırtı dönük aldığı toplarla yüzünü kaleye adam eksilterek döndüğü anlarda ve kenardan içeri deplase olacak ele avuca sığmaz iki kanat adamıyla gole gitmeyi düşünüyordu takım. Orta sahada Baroni-Topuz ikilisi rakibi ilk karşılama görevini üstlenmiş ve dönüşümlü olarak ataklara da destek veriyor, Topuz’dan farklı olarak Baroni uzaktan şut serbestisi ile oynuyordu. Bu düzen içerisinde Fenerbahçe maçın tamamında tek bir net pozisyon bile bulamadı. Bence bulması da beklenemezdi.
Çünkü Sow,Niang gibi sırtı dönük top alıp, yüzünü kaleye dönmek için gerekli teknik donanıma sahip değildi.Sow’un adam eksiltebilmesi için, yüzü kaleye dönükken top alması ve önünde kalabalık bir savunma kurgusu olmaması gerekiyordu. Ama en uçta tek kalan, top indirmek için sırtını hep kaleye dönen yeni transfer, rakibin markajından ve oyun kurallarının dışına çok taşırmadan uyguladığı sertlikten çabuk yıldı.
Sow’u duvar olarak kullanmak, arkasında ona merkez santrafor muamelesi yapan Alex varken biraz anlamsız kalıyordu. Ayrıca her iki kanatta yer alan Stoch-Caner ikilisi topla katetmeyi seven oyuncular olduğundan Sow’un indirmekle yükümlü olduğu toplara peşinen uzak kalıyorlardı. Bundan daha vahim olan ise, Sow ilk yarı geride kalmasına rağmen henüz hiç top indirememişti. Kalabalık savunma ve bire bir adam markajının arasında sıkışan yetenekli forvet, Lille takımında hiçalışık olmadığı bir roldeydi.
Kocaman, sanırım bu etkisizliği görüp, kanat adamlarının yer değiştirmesini istedi ilk yarının ortalarından sonra. Ancak bu formülasyon da oyune pek etki etmemiş, topa sahip olmak konusunda sıkıntısı olmayan Fenerbahçe’nin rakip kale önündeki faaliyetleri beklenenin çok altında kalmıştı.
İkinci yarıya başlarken Dia hamlesi bekledim Aykut Hoca’dan. Ama o sanırım önce rakibin nasıl konumlanacağını görmek istedi. Rakibin kendiliğinden geri gömüldüğünü gören Kocaman, Sow’un yüzünü kaleye döndürecek hiç bir şey yapmadı maç boyunca. En yaklaştığı an bence Dia’yı oyuna almaktı ama bu defa da Zıegler’i kenara alarak, zaten eksik Gökhan Gönül’le işlevsiz hale gelen sağ kanadı gibi, sol kanadını da eksik bıraktı. Sol beke geçen Caner, önündeki Stoch ile oynuyordu bu sefer. Yani topla katetmeyi, şut çekmeyi, adam eksiltmeyi seven iki kenar adamının ilk yarı boyunca Sow’u  sahada hayalet gibi gezdiren karşılıklı varlığı bu defa aynı kanatta ard arda sıralanmıştı.
Takımda Sow’un yeri belli ama görevi belli değil. Zaten bu takımda Bienvenu varken, Sow’un kurtarıcı olarak görülmesi akıl alır gibi değil. Aslında bu kurgu içerisinde Fenerbahçe Mehmet Yıldız’ı sahaya koysa, Stoch gol kralı olabilir.Mevcut düzende Alex-Stoch-Caner üçgeninin önünde duvar olmayı bilen her oyuncu, vuruş becerisi normalin üzerindeyse Fener’e ilaç olur. Almeida mesela bu oyun kurgusunda Fenerbahçe için biçilmiş kaftan. Ama Sow’un şu planla sahadaki varlığı çok anlamsız. Takıma da, Fransa Lig’i gol kralına da yazık...
İlk transfer edildiğinde şüphelerimi yazmıştım. Şimdi üzerine biraz ilavede bulunacağım; şu görüntüsüyle Sow, ligimizde en iyi Galatasaray’da oynar. Hareketli yapısı, bitiriciliği, boş koşuları, bencil olmayan oyun yapısı ile Terim’in 4-4-2 kurgusunda Elmander’in yanında 20 gol barajını güle oynaya geçer. İleride tek forvet olarak, arkasında serbest 10 numara, kenarlardan yeterli desteği almadan, sırtı kaleye dönük duvar vazifesi görmekle yükümlü olduğu her takımda ise, performans düşüklüğü ve uyum sorunu yaşar. Zaten devre arasında gelmeden öncei Lille takımı adına 7 gol atmış olması, Lille’in değişen oyun yapısında zorlandığının işaretiydi. Geçen senekinden farklı olarak daha çok geriye gelip, oyunun içine katılıyor ve stabil durumda olmasa da, yine duvar görevi görmeye çabalıyordu.
Özetle Fenerbahçe, oyun anlayışında bir değişikliğe gitmediği sürece, Sow’un yüzü kaleye döndürülmediği sürece, oyun içerisinde sıkıntılar yaşar. Hele bu akşamki gibi yokluklarıyla takımın form durumunu inanılmaz büyük şekilde etkileyen isimleri de işin içine katarak, önündeki maçlarda “sürpriz” gibi görünen ama çok olası mağlubiyetler alabilir. Orta saha-forvet arasındaki bu kopukluk, savunma-orta saha arasındaki bağlantıyı kesecek kadar güçlü bir takımın karşısında da yaşanırsa, felaket olur. Takım iflas eder.

Ayrıca Sow için;

"12 şubat 2012 kardemir karabükspor fenerbahçe maçı'nda ortaya koyduğu etkisiz performans asla onun suçu değil. takımda ona yardım etmekten sakınan birilerinin olduğunu da söyleyemeyiz. ama arkasında sadece alex'in olması, onu bir niang yapmıyor. yarısı bile yapmıyor.. emenike'yi elinden kaçırdığı için hayıflanan fenerbahçe'nin aslında bir mehmet yıldız ya da bir hugo almeida'ya ihtiyacı var. ya da çok nadir bulunacak yeteneklere sahip bir niang daha bulup, onun her şeyi yapmasını sağlayacaklar. sow, pek çok şeyi iyi yapabilir. ama her şeyi mükemmel yapamaz..

ayrıca bu adam lille'de gol kralı olduğunda yanında gervinho vardı, yakın oynadığı kanadı silip süpüren bu deli adam yetmez gibi, diğer tarafta eden hazard gibi genç bir yetenek savunmadan en az bir adam bağlıyordu. ayrıca bu sene premier lig'te newcastle ile çılgın atan cabaye sürekli bu hayvani hücum hattına destek veriyordu. ayrıca lille, sow'u sırtı dönük duvar adamı olarak değil, yüzü kaleye dönük sprinter forvet olarak kullanıyordu. kazanılan toplarla ani geliştirilen ataklar, hazard-cabaye-gervinho üçlüsünün önünde gol sezgileri ve mücadele gücü normalin üzerinde olan sow'u kolayca gol kralı yapıyordu.

fenerbahçe'de sırtı dönük oynamaya devam ederse, ikinci bienvenu vakası gibi bir şey olur...yüzü dönük oynamasının yegane yolu ise, fenerbahçe'nin kanat akınlarını çeşitlendirmesi ve her iki kanadını da mümkün olduğunca işler hale getirmesidir. sağ ayağıyla çıkardığı sürpriz şutlarla sol kenarda serbestesi olan stoch, sow'u beslemeli, alex takımı daha çabuk kontra atağa kaldırabilmek adına daha yüksek tempoda oynamalı ve sow'un önüne toplar atmalı. sow'u kalabalık defans hattından kurtarmak için stoch gibi sağ kenardan da oyuna hem bekini hem kanat hücumcusunu (bence o kişi dia olmalı) oyuna dahil etmeli.

gökhan gönül ve emre'nin takıma dönmesiyle sow'un performansında gözle görülür bir artış olur ama bu lille'deki parlak günlerine dönmesine yetmez. olur da fenerbahçe oyun planını onun önüne toplar atmak üzerine yeniden revize eder, bekleri de dahil olmak üzere kanat adamlarını oyuna sağlıklı bir şekilde dahil ederse, sow leblebiye bağlar.

ayrıca bu gerekli revizyon, bir kaç seneye kadar alex'i kaybedecek fenerbahçe için iyi bir geçiş süreci de olur. bu açıdan da takımın bu adama göre oynamayı öğrenmesi, en azından deneyip, tecrübe etmesi bence çok önemli...

ya takım sow'a göre oynayacak ve onun yüzünü kaleye döndürecek, ya da sow'u bu haliyle kabul edip, takımın gol yükü alex ve kanat adamlarına yüklenecek. bu da kısa vadedeki seçeneklerden biri."

diye yazdım şurada. Bunu da eklemek gerek diye düşünüyorum.

1 yorum:

  1. Bende bir Fenerbahçe taraftarı değilim. Sow alınırken yeni bir Guiza örneği olabilir demiştim. Bu transferi kötülemek için değil tabii ki. Bu transferi yapanı kötülemek. Eğer Aykut Kocaman Sow'u kendi sistemine uydurmaya, hele hele de Niang'ın boşluğunu doldurmaya çalışırsa hata yapar. Ligimizin büyük takımları artık isim yapmış nam salmış diye değilde, bilinçli teknik adamlarının yönlendirmesiyle sistem oyuncuları almayı öğrenmeleri lazım. Eğer Sow alışamazsa yazık olur bu topçuya.

    YanıtlaSil