Beşiktaş tribünlerin son bir kaç senedir geriye gittiği inkar edilemez bir gerçek. Birileri çoktan birilerinin kayığına bindi ve birileri çoktan birilerinin adamı oldu. Bu kaotik durum tribünde pek çok şekilde kendini belli etti. Iyi niyetiyle tribün kovalayan insanlar çekilmeye başladı öncelikle. Eskiden beri süregelen kavgalar daha basit nedenlerden çıkmaya başladı. O tanıdık simaların içinde kendinizi güvende hissettiğiniz tribünün yerine, yabancılaştırıldığınız bir tribün hakim olmaya başladı.
Ayrıca, tribün özeleştiri mekanizmasını da büyük ölçüde yitirdi. Eskiler ve yeniler arasındaki etkileşim minimum indi. Küskünler ordusu her geçen gün çoğaldı. Bu bağlamda tribünün kendini ve çevresini kontrol etme yetisi de sınırlandı. Beşiktaş tribünü dahilinde çok geniş bir yazı yazmak lazım aslında. Enine boyuna konuşmak, incelemek..
Ama son oynanan derbi maçında kapalı tribüne isnat edilen “ırkçı tezahürat” suçlaması, pek gerçekçi değil. yaratılan linç kültürürün arkasında da başka nedenler var. Yine de piyasada bu denli göze batan, her yaptığıyla gündem olan bir tribüne saldırılması sürpriz değil. Zira popular kültür, bununla besleniyor. Çabuk besleyip, çabuk büyütüyor. Aynı hızla da yiyip, bitiriyor. Bu durumdan sakınmanın bedeli de, bu kadar populer olmamaktır. Bu popüler olma halinizden taviz vermezseniz, bu tür linç kampanyalarına da kurban gidersiniz.
Ayrıca bütün tribünleri ilgilendiren, derbilere deplasman yasağı getirilmesi konusunda tek kelam etmeyip, gündemi meşgul eden başka konularda ses vermek bana yeteri kadar samimi gelmiyor. Elbette, Vanlı kardeşlerim adına gözlerim doldu, takımının tribünleri adına da gurur duydum yapılan o güzel eylemle. Ama kendi çatımıza yağan yağmuru görmezden gelip, başkalarının acılarını öne çıkartıp, gündemi geçiştirmek bu tribune yakışan bir tavır değil.
Fenerbahçe taraftarını kendi tribününe davet eden Çarşı, Galatasaray taraftarı için bu iyi niyeti neden göstermedi, bilmiyorum ama koca maç boyunca deplasman yasaklarına karşı tek slogan atılmamasını kabul edemiyorum. Sanırım yalnız da değilim..